Çalışmak eskiden daha keyifliydi. Firmalar daha iyi olmaya ve dikkatli davranmaya gayret ediyordu. Hem kurum içinde, hem de dışında daha fazla büyüme ve daha fazla fırsat vardı. Ancak günümüzün ekonomik koşulları, çalışma ortamında uzun vadeli değişim yarattı. Bu değişim, çalışanlar arasında alınganlık ve kontrol sorunlarının ortaya çıkmasına neden oldu. Bu da liderlerin mutlaka üzerinde durmalarını ve yeni çözümler ortaya koymalarını gerektiren bir durum yarattı.
Çok sayıda çalışanı kısıtlı fırsatlarla bir araya topladığınız ve yönetimin tepkisiz kaldığı durumlarda, bilinen ismiyle “Silme ve Kalma” olan bu pasif agresif davranışla karşılaşırsınız. Her şey yolunda gidiyormuş gibi görünür, ama aslında görünenin altında gerginlikler ve duygusal tepkiler hakimdir. Bu liderler için ele alınması zor bir durumdur. İnsanlar firmanın hedeflerine ve girişimlerine karşı olduklarını açık bir şekilde belli etmezler; ancak bu hedef ve girişimler için de çaba sarfetmezler.
Bu doğal bir tepkidir. Ancak göz ardı edilmemeli, mutlaka ele alınmalıdır. İnsanların sadece maaş için çalışmaları sağlıklı değildir. Liderlerin, çalışanlarının işlerinde mutsuz, tatminsiz oldukları alanları tespit etmeleri, çalışanlarının tutkusunu ve motivasyonunu ateşlemek için harekete geçmeleri gerekir.
Yazar, Danışman ve Ken Blanchard Companies Başkan Yardımcısı Scott Blanchard’a göre bu durum, göründüğünden daha zor olabilir. “Bir Yönetici, birinin motivasyonunu fazla etkileyemez ancak çalışanın kendi davranışlarına bakıp, çevresinde gördüklerini şekillendirip değiştirebileceği bir iş ortamı yaratabilir.” diye açıklayan Scott Blanchard ekliyor: “Bir lider motive edici bir ortamın mimarı olarak yardım edebilir. İnsanlarla yakından ilgilenerek, onlara kendi bakış açılarını geliştirmelerinde fırsat ve perspektif sağlayabilir.”
İŞ, KURUM VE İLİŞKİ FAKTÖRÜ
Blanchard, “Silme ve Kalma” anlayışına sahip çalışanlarının sayısını düşürmek isteyen liderlerin konuyla ilgili çalışmaya başlamaları için iyi bir referans olan ve firmasında son 5 yıldır yapılan araştırmaya dikkat çekiyor. Toplamda Gönülden Bağlılığı güçlendiren 12 faktör var. Bu 12 faktör üç genel başlık altında gruplanıyor: İş Faktörleri, Kurumsal Faktörler ve İlişki Faktörleri.
Blanchard: “Bakacağımız ilk beş faktör, çalışanın görev/sorumluluk alanına ait olup Özerklik, Anlamlı İş ve Geribildirim ile ilgilidir. Bunlar iyi bir işe sahip olmanın üç temel şartıdır. Daha sonra iş yükü ve görev çeşitliliği konularının ayrıntıları gelir. Dolayısıyla işinizle ilgili sizi motive eden ya da etmeyen bir dizi faktör vardır.” diyor.
“ Bunun yanında, şirket ya da kurumla bağlantılı olan bazı faktörler de vardır. Örneğin, üstlendiğiniz görev ve sorumluluklarınız açısından motive olduğunuz, ancak çalışmaktan gurur ya da heyecan duymadığınız, kendinizi güvende hissetmediğiniz bir firmada bulunabilirsiniz. Bu faktörler, Şirket içi İşbirliği, Büyüme, Performans Beklentileri gibi daha geniş konulara odaklanırlar.
“Çalışanların ödemeler, yan haklar ve kaynakların belirlenmesi ile ilgili adil olunup olunmadığına dair algılarını ifade eden, bizim Usulen ve Dağıtım Açısından Adil Olmak olarak nitelendireceğimiz, bir başka katman daha vardır.
“Önemli bir diğer faktör ise çalışanların yöneticileri ve birlikte çalıştıkları iş arkadaşlarıyla olan olumlu ilişkilerin derecesine bakar. Buna, Liderine Bağlılık ve İş Arkadaşlarına Bağlılık diyoruz.
“Tüm bunlar, çalışanların en iyi performanslarını ortaya koyacakları, onlardan beklenenin üzerine çıkarak iyi birer kurumsal vatandaş olmalarını sağlayacak bir iş ortamını oluşturur.
Yöneticilerin bu ortamda önemli bir iz bıraktıklarına inanmakla birlikte, kurumsal düzeyde ilgilenilmesi gereken başka büyük faktörler olduğuna da inanıyoruz. En iyi yöneticiler sadece bireysel olarak ne katkı sağlayacağını düşünen değil, motive edici bir çalışma ortamı yaratmak için de sıkı çalışanlardır.”
HAK ETTİĞİNİZ ORTAMA SAHİP OLUN
Blanchard, liderlerin çalışma ortamına ne kadar etki ettiklerini göstermek amacıyla, otomotiv sanayisinden bir müşterisine danışmanlık ederken yaşadığı bir deneyimi paylaşıyor.
“Otomotiv sanayisinde çalışırken “hak ettiğin birliği alırsın” şeklinde bir prensip vardı. Bu prensibin anlamı, eğer birlik ve saygıya dayanan bir ilişkin varsa, sözlerini tuttuysan, ekmeğini bölüştüysen, ilişkiler güçlenir ve işler daha iyiye gider. Böylelikle şirketinin içinde hak ettiğin ortama sahip olursun.
“Eğer insanları doğru uygulamalar etrafında bir araya toplayamazsanız, hak ettiğinizi alırsınız.
“Yıllar önce Peter Drucker’ın vurguladığı gibi, kurumlarda doğal olarak oluşan şeyler sadece korku, hayal kırıklığı, verimsizlik, sürtüşme ve politik çatışmadır. Bu durum hala geçerliliğini korumaktadır.
“Drucker, bir şirkette olumlu şeylerin ancak liderlerin bir amaca yönelik bir yön tayin etmeleri ve herkesin kutsal kabul edeceği, yine herkes tarafından paylaşılan işletme esaslarının belirlenmesi ile mümkün olacağını vurguluyor ve iyi şeylerin olması için gerekli azmin de ortaya konması gerektiğini vurguluyor.”
PROAKTİF YAKLAŞIM
Blanchard, özellikle de bu konularla uzun süre ilgilenilmezse, problemin olduğundan daha bile büyük görünebileceğini (ya da büyüyebileceğini) söylüyor. Onun için, mümkün olduğu kadar erken başlanmasını öneriyor.
“Bu noktada eyleme geçmek zor olabilir. Ancak, büyük şirketler birlikte çalışmak için tüm çabalarını ortaya koyan şirketlerdir. Siz çalışanlarınıza birlikte verimli çalışacakları iyi bir ortam yaratmıyorsanız, sonuçta elinizde sadece kendini düşünen bir yığın insan kalacaktır.
“Proaktif olmak zorundasınız. ‘Yapabileceğimiz bir şey yok!’ yaklaşımı, kesinlikle kenara itilmiş bir iş gücü oluşturacaktır. Eğer bir şey yapmıyorsanız, istediğiniz sonuçları elde edemeyeceksiniz.”
Daha çok motive eden ve çalışan bağlılığını arttıran iş ortamı yaratmayı ister misiniz? O halde 25 Ocak’ta gerçekleşecek ücretsiz Canlı Liderlik Etkinliğimizde bize katılın!
"SİLMİŞ VE KALMIŞ” CANLI LİDERLİK ETKİNLİĞİ
25 Ocak 2012, Çarşamba
TSİ:19:00–23:00
Düşünceleriyle ilham veren liderleri dinleyebileceğiniz bu fırsatı kaçırmayın. Bu Canlı Yayın Etkinliğini özellikle kendilerini ve başkalarını motive etmek isteyen liderler, yöneticiler ve çalışanlar için tasarlandı. Verimliliği arttırmayı, motivasyonu yükseltmeyi, yaratıcılığı cesaretlendirmeyi ve sadakati inşa etmeyi nasıl yapacağınızı öğrenin!
Kurumlar çalışanlarından en yüksek verimi, onları motive tutarak sürdürülebilir bir biçimde alabilmek için güçlü, tutarlı ve ilham verici bir liderlik sağlamak zorundalar. Tüm kurumunuzda liderlik uygulamalarınızı nasıl değerlendirip geliştireceğinizi öğreneceğiniz bu fırsatı kaçırmayın.
Etkinlik dili İngilizce'dir.
Bu etkinliğe katılmak için, şimdi kaydolun.
Çerezler, içeriği ve reklamları kişiselleştirmek, sosyal medya özellikleri sağlamak ve trafiğimizi analiz etmek için kullanılmaktadır. “Kabul Et” seçeneği ile tüm çerezleri kabul edebilirsiniz veya “Çerez Ayarları” seçeneği ile ayarları düzenleyebilirsiniz. Çerez Politikası